Hoşgeldiniz  

Gaziantep Haber Ajansı Bülteni Çarşamba 17.07.2024 e gazete

admin | 17 Temmuz 2024 | e gazete Gaziantep haber ajansı Bülteni, Genel, Gündem, Tüm Manşetler A- A+

Gaziantep Haber Ajansı Bülteni Çarşamba 17.07.2024 e gazete

Gaziantep Haber Ajansı Bülteni Çarşamba 17.07.2024 e gazete

HABER METNİ;

BİN YILLIK HESABI TÜRKİYE BOZDU

ORTADOĞU’DA NELER OLUYOR ❓

Siyaset Bilimci Gaziantep üniversitesi Öğretim Üyesi Profesörlük unvanı geciktirilen A. Fuat Gökçe  Temmuz darbe girişimi ve Ortadoğu’da yaşanan siyasi  komployu değerlendirdi.

Gökçe çok kısa şu tespitlerde bulundu;

🛑 15 Temmuz darbe girişimi ABD’nin kendi politikaları ekseninde hareket etmeyen ülkelerde hükümet değişikliği yaparak ülkeleri ele geçirme planının Türkiye ayağıdır.

🛑Suriye, Libya, Irak, Cezayir, Tunus, Mısır gibi ABD ekseninde hareket etmeyen ülkelere sözde ‘Arap Baharı’ adı verilen ‘Kara Kış’ getirilirken, Türkiye’de ABD’nin siyasi gücü olarak bilinen FETÖ ile ele geçirilmeye çalışıldı.

🛑Darbe girişimi Türk halkının feraseti ve dik duruşu ile demokrasisine sahip çıkması sonucu ağır bir yenilgiye uğradı.

Peki içeride bu hainler başarılı olsaydı ne olurdu ❓

🛑Evet, o zaman ABD’nin ‘Kara gücüm’ dediği başta PKK terör örgütü olmak üzere diğer ABD menşeli DEAŞ ve türevleri harekete geçerek ABD’nin kendilerine pay ettiği bölgeleri işgal ederek büyük İsrail projesinin temellerini atacaklardı ❗❗❗

🛑ABD destekli tüm bu örgütlerin halen varlıklarını sürdürdüğünü ve hain planın halen gündemde olduğunu unutmamak lazım.

*

*

*

Başkan Celal Kadooğlu:

“SURİYE İLE TİCARİ İLİŞKİLER, ÜLKE VE BÖLGE EKONOMİMİZ İÇİN BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR”

Türkiye ve Suriye arasında siyasi ilişkilerde yeni sayfa açılması yönündeki girişimleri değerlendiren Güneydoğu Anadolu Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Celal Kadooğlu “.  İki ülke arasındaki siyasi ilişkilerde yeni bir sayfa açılmasından, Sayın Cumhurbaşkanımız öncülüğünde normalleşmeyi ön planda tutan temaslar kurulmasından bölgedeki iş insanları olarak elbette büyük memnuniyet duyarız” dedi.

 “Türkiye bu yılın ilk yarısında Suriye’ye 700 milyon dolar dolayında ihracat yaptı. İhracatçı sektörler arasında yüzde 35,7 pay ile hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri ilk sırada yer aldı. Bu dönemde Suriye’ye yapılan 251 milyon dolarlık hububat ihracatının yarıdan fazlası ise Güneydoğu Anadolu’dan gerçekleştirildi. Irak’la beraber, uzun yıllardır toplam ihracatımız içinde üst sıralarda gelen Suriye ile ticari ilişkiler, bölge ekonomimiz için büyük önem taşıyor. Suriye’deki aileler, başta buğday unu ve bitkisel yağlar olmak üzere pek çok temel gıda ürününü Türkiye’den tedarik ediyor. 2023 verilerine göre Suriye halihazırda ayçiçek yağı ve buğday unu ithalatının yüzde 70’ini Türkiye’den yapıyor.

Savaş koşullarına bağlı olarak, milyonlarca insanın evlerini terk etmesi ülkenin ekonomisini olumsuz etkiledi. Ülkeden ayrılanlar arasında alım gücü yüksek gruplar da ön sıralarda yer aldı. Suriye ekonomisinde yaşanması muhtemel iyileşmelere bağlı olarak, şekerleme ve kakaolu mamuller gibi diğer ihracat kalemlerimizde de artışlar görebiliriz. Suriye’nin bölgenin önde gelen ülkelerinden biri olarak, coğrafi konumu itibarıyla da jeostratejik bir önemi var. Bu potansiyeli açığa çıkarmak ve Orta Doğu’da yeni pazarlara açılma noktasında da bizim için güçlü bir partner olabilir.  İki ülke arasındaki siyasi ilişkilerde yeni bir sayfa açılmasından, Sayın Cumhurbaşkanımız öncülüğünde normalleşmeyi ön planda tutan temaslar kurulmasından bölgedeki iş insanları olarak elbette büyük memnuniyet duyarız. Tarihsel olarak köklü bağlarımız ve ticari anlamda güçlü bağlantılarımızla, bu sürece elimizden geldiğince katkı sağlamaya da hazırız.”

*

*

*

-GAZİANTEP’TE SAVUNMA SANAYİSİ İÇİN ÖNEMLİ BULUŞMA

SAVUNMA SANAYİNİN GAZİANTEP İLGİSİ

-SAVUNMA SANAYİSİNİN ÖNCÜ KURUMLARI GAZİANTEP’TE

-GSO’DA “GAZİANTEP SAVUNMA SANAYİİ TEDARİKÇİ BULUŞMASI” PROGRAMI

Gaziantep Sanayi Odası’nda (GSO), iki gün sürecek olan “Gaziantep Savunma Sanayii Tedarikçi Buluşması” programının açılış toplantısı gerçekleştirildi.

Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB), Gaziantep Sanayi Odası ve İpekyolu Kalkınma Ajansı (İKA) iş birliğinde düzenlenen programın açılış toplantısına, Gaziantep Vali Yardımcıları Hüseyin Kaptan, İlker Eker, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, GSO Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı Sanayileşme Daire Başkanı Murat Çizgel, Gaziantep Ticaret Borsası (GTB) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akıncı, İpekyolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Burhan Akyılmaz, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Halil Uğur, GSO Yönetim Kurulu Üyeleri, TOBB Gaziantep KGK Başkanı Ayşen Ahi, savunma sanayii ana yüklenici firmaları olan ASELSAN, ROKETSAN, HAVELSAN, MKE, TUSAŞ ve STM yöneticileri ile uzman ekipleri, kurum müdürleri ve Gaziantep firma yetkilileri katıldı.

Gaziantep’in savunma sanayi sektöründe üzerine düşen görevi hakkıyla yerine getirmek için hazır ve kararlı olduğunu kaydeden Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de yaptığı konuşmasında, “Bu şehir 100 yıl önce nasıl zor şartlar altında kahramanca mücadele verdiyse bugün de üreterek, ihracat yaparak, savunma sanayinde ülkemize değer katarak üzerine düşeni fazlasıyla yapacaktır. Bizim şehrimizi yerli ve milli savunma sanayinde başkent yapma hedefimiz var. Bunu yapabilme kabiliyetimiz, irfanımız, akılımız ve imanımız var. Bunu hep birlikte başaracağımıza yürekten inanıyorum. Şehrimiz ve ülkemiz için kritik öneme sahip olan bu alanda böylesine önemli bir programı gerçekleştiren Savunma Sanayii Başkanlığı, Gaziantep Sanayi Odası ve İpekyolu Kalkınma Ajansı’na teşekkür ediyor, hayırlı olmasını diliyorum” ifadelerini kullandı.

GSO Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi de yaptığı konuşmasında savunma sanayisinde alınan mesafenin ülkemizin teknolojik gelişimine katkı sağladığı gibi güvenlik açısından da kritik önem taşıdığını söyledi.

Ünverdi, “Kurtuluş Savaşı’nda kendi cephanesini üreten bir kent olarak, bu başarıya katkıda bulunmak ve bu süreçte savunma sanayisinde şehrimizi daha etkin bir noktaya taşımak bizim de en büyük hedeflerimiz arasında yer alıyor” dedi.

Konjonktürel gelişmelere bakıldığında Gaziantep’in sanayi kültürü, altyapısı, sanayi üretimindeki hacimsel büyüklüğü ile savunma sanayi alanında stratejik yatırımların yapılabileceği en uygun şehir olduğunu kaydeden Ünverdi, “Firmalarımızın savunma sanayisine tedarikçi olması ve sanayimizin teknolojik dönüşümüne katkı vermesi adına, Türk savunma sanayinin güzide kurumlarını şehrimizde ağırlamaktan mutluluk duyduk. Savunma sanayinin ana yüklenici firmalarının şehrimizde yatırım yapması en büyük beklentilerimiz arasında yer alıyor. Üretim, ihracat, ürün çeşitliliği ve istihdam gücümüzle biz buna hazırız. Böyle bir yatırım, şehrimizin katma değerli üretime geçişine katkıda bulunacak olup, Orta Doğu ve Körfez ülkelerine yakınlığımızla savunma sanayisinde de hem üretim hem ihracatımızla yeni rekorlara imza atacağımıza inanıyorum. Bu sebeple iki gün sürecek bu etkinliği çok önemli buluyoruz. Programımızın hayırlara vesile olmasını diliyor, Gaziantep Vali Yardımcılarımız Sayın Hüseyin Kaptan’a, Sayın İlker Eker’e, Büyükşehir Belediye Başkanımız Fatma Şahin’e Savunma Sanayii Başkanlığı Sanayileşme Daire Başkanı Sayın Murat Çizgel’e, İpekyolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Sayın Burhan Akyılmaz’a, ASELSAN, ROKETSAN, HAVELSAN, MKE, TUSAŞ ve STM’nin kıymetli yöneticilerine, uzmanlarına, firmalarımızın değerli temsilcilerine ve tüm konuklarımıza teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

CUMHURBAŞKANLIĞI SAVUNMA SANAYİİ BAŞKANLIĞI SANAYİLEŞME DAİRE BAŞKANI MURAT ÇİZGEL

“Savunma sanayinde ne kadar yerliyseniz o kadar bağımsızsınız” diyen Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı Sanayileşme Daire Başkanı Murat Çizgel de yürüttükleri çalışmalarda bu noktayı esas aldıklarını söyledi.

Gaziantep Sanayi Odası ve İpekyolu Kalkınma Ajansı iş birliğinde özellikle son 5 yılda kurumsal çerçevede savunma sanayi ve makine-metal sektörlerine yönelik çalışmaları hızla artırarak sürdürdüklerini söyleyen İpekyolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Burhan Akyılmaz da konuşmasında şunları dile getirdi:

“Yürüttüğümüz projelerin ve çalışmaların neticesinde iyi sonuçlar almaya başladık. Temel amacımız bu çalışmalarımızın ivmesini daha da artırmaktır. Savunma sanayi için en önemli sektörlerimizden birisi de kuşkusuz makine-metal sektörümüzdür. Sektöre yönelik attığımız çok önemli adımlar var ve bu yöndeki projelerimizi artırarak sürdüreceğiz. Hem masada hem de sahada şehrimiz ve ülkemiz savunma sanayisi için çalıştık ve çalışmaya devam edeceğiz”

*

*

*

MİGRENE DİKKAT

– SANKO ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÖĞR. ÜYESİ PROF. DR. NEYAL: “HER YAŞTA ORTAYA ÇIKABİLEN MİGREN TOPLUMDA ÇOK SIK GÖRÜLMEKTEDİR”

SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Münife Neyal, her yaşta ortaya çıkabilen migrenin toplumda oldukça sık görüldüğünü söyledi.

Prof. Dr. Neyal, migrenin, ataklar şeklinde gelen, kendine özgü belirtileri bulunan baş ağrısı dönemleri ile karakterize bir durum olduğuna dikkat çekti.

Migrenin kişisel yatkınlık zemininde ortaya çıktığına ve başka bir hastalığa bağlı olmadığına vurgu yapan Prof. Dr. Neyal, “Çoğu hastada ağrı başka bir uyarı olmaksızın başlar, ancak bazı hastalarda ağrı başlamadan önce ortaya çıkar. Ağrının geldiğini haber veren belirtiler vardır” dedi.

Migren tanısının hastadan alınan tıbbi öykü ve muayene ile konulduğunu belirten Prof. Dr. Neyal, “Ağrının ne kadar zamandır olduğu, ataklarla gelip gelmediği, sıklığı, bir atağın süresi, ağrının karakteri, başladığı bölge, başlama, ilerleme ve sonlanma özellikleri, ağrıyla birlikte bulunan durumlar, ortaya çıkmasını kolaylaştıran faktörler gibi birçok özellik ağrının migren özelliklerine sahip olup olmadığını gösterir” değerlendirmesini yaptı.

Prof. Dr. Neyal, kan tahlilleri, beyin MR’ı gibi tetkiklerin tanı amacıyla değil, migreni taklit edebilecek ve bazıları hayati öneme sahip hastalıklara ilişkin şüphelerin dışlanması amacıyla değerlendirildiğini kaydetti.

Migren ataklarında ağrı başlarken hafif veya orta şiddette olabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Neyal, şöyle devam etti:

 “Erken dönemde ilaç alınmamışsa sonraki saatlerde zonklayıcı karakter kazanır ve çok şiddetli hale gelir. Eğilmek, kalkmak, öksürmek, başı sallamak gibi herhangi bir fiziksel aktivite yapılması baş ağrısını çok şiddetlendirebilir. Kişiler bunu bazen ‘öne eğildiğimde beynim dışarı akacak gibi hissediyorum’ şeklinde ifade ederler. Ağrı aynı kişinin farklı ataklarında bazen sağ, bazen soldan olmak üzere tek taraflı başlayabilir.”       

Ataklarda ışık ve sesten aşırı rahatsız olma, bulantı veya kusma da görüldüğünün altını çizen Prof. Dr. Neyal, şu bilgileri paylaştı:

 “Kokulara karşı şiddetli duyarlılık olabilir. Huzursuzluk, iştahsızlık, isteksizlik, hareketlerin beceriksizleşmesi, bağırsak hareketlerinde değişiklikler, dikkat dağınıklığı, konuşurken doğru kelimeleri bulmada zorluk gibi farklı belirtiler ortaya çıkabilir. Bu belirtilerin her hastada hatta aynı kişinin bütün ataklarında ortaya çıkması gerekmez. İlaç alınmamış bir atak dönemi en az 4 saat en çok 72 saat sürer ancak büyük çoğunlukla 24 saati aşmaz.”

ATAĞIN ORTAYA ÇIKMASINI KOLAYLAŞTIRAN DURUMLAR VARDIR

Migren atağının ortaya çıkmasını kolaylaştıran durumlara değinen Prof. Dr. Neyal, sözlerini şöyle sürdürdü:

 “Açlık, uyku düzen değişiklikleri (Alışılandan az ya da çok uyumak), parlak ışıklar, ağır kokular gibi şiddetli duyusal uyaranlara maruz kalmak, sigara içmek veya içilen ortamlarda bulunmak, raf ömrünü uzatan bazı maddeleri barındıran yiyecek ve içecekler, alkol (Özellikle fermente içkiler), işlenmiş veya konserve yapılmış etler vb. yiyecekler, doğum kontrol hapları gibi bazı ilaçların kullanılması atağın ortaya çıkmasını kolaylaştırabilir.

Kişilerin ataklarını kolaylaştıran durumları fark ederek, uzak durmaları atak sayısını azaltacaktır. Baş ağrısının sıklığı, şiddeti ya da karakteri değişirse mutlaka bir nöroloji uzmanına başvurmak gerekir. Bu durumda ayırıcı tanı açısından hastaların tekrar değerlendirilmesi gerekir. Eğer baş ağrısına neden olabilecek başka bir hastalık gelişmişse bunun tedavisine öncelik verilir.”

TEDAVİNİN AMACI

“Tedavide amaç baş ağrısının ömür boyu olmamasını sağlamak değildir. Böyle bir tedavi biçimi bugüne kadar keşfedilmedi” diyen Prof. Dr. Neyal, sözlerini şöyle tamamladı:

 “Tedavini amacı atakların şiddet ve sıklığını azaltarak yaşam kalitesini ve özel yaşam, iş ve okulda günlük işlevselliği artırmaktır. Tedavi yanıtında kişisel faktörler önemlidir. Aynı ilaçtan bazı hastalar daha düşük dozda fayda görürken, bazıları daha yüksek dozda fayda görür. Tedavi sırasında hastaların düzenli takibi ve tedavi etkinliğinin değerlendirilmesi, bireysel doz ayarlamaları tedavi başarısında önemlidir.”

*

*

15 TEMMUZ DEMOKRASİ VE MİLLİ BİRLİK GÜNÜ

-SANKO ÜNİVERSİTESİ’NDE ANMA PROGRAMI DÜZENLENDİ

-DR. ÖĞR. ÜYESİ CELAL PEKDOĞAN: “YÜCE TÜRK MİLLETİ İNANÇ VE KARARLILIĞI İLE BAYRAĞINA VE TOPRAĞINA HER ZAMAN SAHİP ÇIKMIŞTIR”

SANKO Üniversitesi Sosyal ve Kurumsal Hizmetler Müdürlüğü tarafından “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” etkinlikleri kapsamında “Milletin Zaferi” konulu konferans düzenlendi.

Tarihçi Dr. Öğr. Üyesi Celal Pekdoğan, konferansta yaptığı konuşmada, “Yüce Türk milleti inanç ve kararlığı ile vatanına, bayrağına ve toprağına her zaman sahip çıkmıştır” dedi.

Dr. Öğr. Üyesi Pekdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin Türkiye’yi işgal teşebbüsü olduğuna dikkat çekti.

“Bu cennet vatanı dış güçlere ve içimizdeki hainlere karşı korumak uğruna çocuk, genç, yaşlı, kadın, erkek demeden milletimiz birlik ve beraberlik içerisinde kahramanca mücadele ederek hainlere asla geçit vermemiştir” diyen Dr. Öğr. Üyesi Pekdoğan, şöyle konuştu:

 “Demokrasiden asla ödün vermeksizin, Büyük Atatürk’ün liderliğinde ilan edilen Cumhuriyetimizin kuruluş felsefesi temelinde Türkiye Cumhuriyeti Devletini sonsuza dek yaşatmalıyız. Var olmak için başka şansımız da yoktur.

Aziz milletimizin 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nü kutluyor, vatanın bölünmez bütünlüğü uğruna canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmet ve minnet, kahraman gazilerimizi şükranla anıyorum.”

Tıp Fakültesi üçüncü sınıf öğrencisi Abdurrahman Yiğit’in sunuculuğunu yaptığı anma programına; SANKO Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Güner Dağlı, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. M. Metin Bayram, Genel Sekreteri Dr. Yusuf Ziya Yıldırım, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Salih Murat Akkın, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Türkan Pasinlioğlu ile Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Deniz Mıhçıoğlu, SANKO Üniversitesi Hastanesi Mesul Müdürü Dr. Mehmet Subaşı ile akademik ve idari personel katıldı.

Etiketler:
Yorumunuz
Konu hakkındaki görüşleriniz nelerdir?

EN SON HABERLER

Gaziantep'in İlk Haber Ajansı