Hoşgeldiniz  

Gaziantep Haber Ajansı Bülteni Perşembe 13.02.2024 e gazete

admin | 13 Şubat 2025 | e gazete Gaziantep haber ajansı Bülteni, Eğitim, Ekonomi, Genel, Gündem, Sağlık, Tüm Manşetler A- A+

Gaziantep Haber Ajansı Bülteni Perşembe 13.02.2024 e gazete

Gaziantep Haber Ajansı Bülteni Perşembe 13.02.2024 e gazete

HABER METNİ;

ALİ ŞAHİN CUMHURBAŞKANI İLE BERABER ENDONEYA,MALEZYA VE PAKİSTAN’DA

Gaziantep Milletvekili Ali Şahin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan beraberinde çeşitli temaslar için Doğu Asya ziyareti kapsamında ziyaretleri devam ediyor.

Şahin ziyaretlerle ilgili şu açıklamada bulundu “ Jakarta’da Endonezya Cumhurbaşkanı Prabowo Subianto’nun ve Endonezya halkının sıcak ve samimi duygularıyla karşılandık, ağırlandık…

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan beraberinde Güney Doğu Asya ziyareti kapsamında bulunduğumuz Endonezya, Jakarta’da dünyanın en büyük camilerinden olan (200.000 Kişilik) İstiklal Camiini ziyaret ettik. Malezya’daki Erdoğan ve Türkiye sevgisi gözleri buğulandıran ve görülmeye değer muhteşem bir sevgiydi…”

Şahin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve heyetiyle beraber Pakistan’a geçerek görüşmelere devam ettiler.

*

*

SAĞLIK KAPINIZ AÇIK KALSIN

BÜTÇEDEN İLACA AYRILAN PAY İLACA ERİŞİMİ ENGELLEYECEK

8. Bölge Gaziantep Eczacılar Odası Yönetim Kurulu Başkanı İrfan Demirci bütçeden ilaca ayrılan payın OECD ortalamalarında olmadıkça; İlaç yoklarını ve  fiyat farkları arttıracağını ifade ederek bu uygulamayla yeni ilaçlar ülkemize çok az gireceğini, eczanelerin ayakta kalamayacağını ve giderek eczacı işsizliğinin atacağına vurgu yaptı.

Demirci yaptığı basın açıklamasında ; Türkiye’nin dört bir yanında birinci basamak sağlık hizmetinin vazgeçilmez unsuru olan eczanelerin, uzun süredir ekonomik zorluklarla mücadele ettiğini, ilaç fiyat politikalarındaki tutarsızlıkların, ekonomik dalgalanmaların eczanelerin ayakta kalmakta zorlandığını ve kapanma tehlikesiyle karşı karşıya geldiğini söyledi.

Demirci açıklamasında şu cümlelere yer verdi;

İlaç firmalarının, sabit kur ile gerçek kur arasındaki farkın giderek açılması sonucu Türkiye pazarından çekilmeye başlaması, hastaların ilaç bulamamasına neden olmaktadır. Halihazırda piyasada bulunan ve SGK’nın karşıladığı pek çok ilaç için ise hastalar yüksek fiyat farkları ödemek zorunda kalmaktadır.

2024 yılı hem hastalar hem de eczacılar için büyük zorluklarla geçti. 30 bini aşkın eczanemiz, sunduğu ilaç ve sağlık hizmetlerini ağır mali yükler altında sürdürebildi. Eğer bu duyarsızlık devam ederse, 2025 yılı eczaneler için karanlık bir yıl olacaktır. Eczanelerin ışıklarının söndüğü, sağlık kapılarının kapandığı bir yıl…

İLAÇTA TASARRUF ADI ALTINDA HALK SAĞLIĞI TEHLİKEYE ATILIYOR!

Bugün, yıllardır uygulanan yanlış ilaç fiyat politikalarının olumsuz sonuçlarını yaşıyoruz. Sağlıkta Dönüşüm Programı adı altında yürütülen politikaların bizi getirdiği nokta, sağlık hizmetlerine erişimin giderek zorlaştığı bir sistemdir.

2009 yılında “sağlıkta tasarruf” adıyla başlayan ve sistematik şekilde ilaç harcamalarının kısılmasına yönelik uygulamalar, bugün ciddi bir krize dönüşmüştür. Son 15 yılda ilaç harcamalarının Gayrisafi Milli Hasıla (GSMH) içindeki payı yarı yarıya düşürülmüştür. Bu oran, OECD ülkeleri ortalamasının altındadır ve Türkiye, ilaç ve sağlık harcamalarına en az bütçe ayıran ülkeler arasına girmiştir.

Bunun sonucunda;

Eczacılar ilaç temin edemez hale gelmiş, hastalar tedavilerine ulaşamaz olmuştur.

Küçük sermayelerle işletilen eczaneler, sağlık sisteminin en kırılgan halkası olarak ekonomik çıkmaza sürüklenmektedir.

ENFLASYON KARŞISINDA EZİLEN ECZANELER İÇİN ACİL DÜZENLEME ŞART!

Enflasyonun her kesimi etkilediği bir dönemde, eczacılar azalan kârlılıklar ve artan maliyetler karşısında ayakta kalmaya çalışmaktadır. Bu nedenle, ilaç fiyat kararnamesinin enflasyon oranlarına göre güncellenmesi ve eczanelerin sürdürülebilir bir gelir modeline kavuşmasını sağlayacak şekilde her fiyat güncellemesiyle karlılık baremlerinin otomatik artması uygulamasının acilen hayata geçirilmesi gerekmektedir.

YÜKSEK MUAYENE ÜCRETLERİ VE HASTA KATILIM PAYLARI GERİ ÇEKİLMELİDİR!

Son olarak, Sağlık Uygulama Tebliği’nde yapılan düzenleme ile hasta katılım paylarında yüzde 542’ye varan artışlar yapılmıştır! Emekliler, asgari ücretliler ve özellikle kronik hastalığı olan vatandaşlarımız için bu artış kabul edilemezdir.

Üstelik, hiçbir ilgisi olmamasına rağmen, muayene ücretlerinin tahsilatı eczanelere yaptırılmaktadır. Eczacılar olarak, SGK adına muayene ücreti tahsil etmek istemiyoruz! Bu uygulama, vatandaşlarımızla eczacılarımızı karşı karşıya getirmekte ve meslektaşlarımızı zor durumda bırakmaktadır.

İLAÇ TEMİN PROTOKOLÜ GECİKİYOR: ECZANELER ZOR DURUMDA!

Türk Eczacıları Birliği ile Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) arasındaki İlaç Temin Protokolü, 1 Ekim 2024 tarihinde sona ermiş, ancak dört aydır yeni bir protokol imzalanmamıştır. Bu belirsizlik, eczaneleri ve hastaları büyük bir risk altına sokmaktadır.

Eczanelerimizin ilaç ve sağlık hizmetlerini sürdürebilmesi için ekonomik koşullara uygun bir protokol ivedilikle hayata geçirilmelidir. 30 bini aşkın eczanenin ayakta kalması, hastalarımıza hizmet sunumuna devam edebilmesi, ancak gerçekçi koşullarda ve tam bir mutabakatla imzalanacak bir protokole bağlıdır.

Sonuç olarak,

Bugün duyurmak istediğimiz konu şudur: Hastalarına ilaç ulaştırmak için büyük özveriyle çalışan eczacılar, ağır ekonomik koşullar ve haksız uygulamalar altında ezilmektedir.

Başta muayene ücreti tahsildarlığı olmak üzere, eczacılar asli görevleri dışında angaryalarla uğraşmaya zorlanmakta, halk sosyal devlet anlayışıyla ücretsiz alması gereken sağlık hizmetinde afaki zamlarla karşı karşıyadır.

Sosyal Güvenlik Kurumu ile yapılan protokol görüşmelerinde Kurum eczanelerin ekonomik kayıplarını ve yaşadığı dar boğazı görmezden gelmektedir. Eczacılar, artan işletme giderleri karşısında nefes alamaz hale gelmiş, ilaç temini için dahi finansal zorluklarla mücadele etmektedir

İlaç Fiyat Kararnamesi, her ilaç fiyat güncellemesinde eczacı kârlılıklarını daha da düşüren bir sisteme dönüşmüştür. Eczaneler, artan maliyetler karşısında ilaç hizmeti vermekte zorlanırken, kârlılıklarının erimesi nedeniyle sürdürülebilir bir yapıyı kaybetmektedir.

Eğer bugün sessiz kalırsak,

Hastalarımız ilaçlarına ulaşamayacak,

Eczanelerimiz birer birer kapanacak,

Halk sağlığı telafisi zor bir krize sürüklenecektir!

Bu nedenle buradan tüm meslektaşlarımızla ile birlikte haykırıyoruz:

Eczanelerimiz bu koşullarda ayakta kalamaz!

Acil önlemler alınmazsa, eczane iflasları an meselesidir”

*

*

VALİ KEMAL ÇEBER ÖĞRENCİLERLE DENEYİMLERİNİ PAYLAŞTI

Hasan Kalyoncu Üniversitesi’nde Kamu Yönetimi Üzerine Önemli Buluşma: Vali Kemal Çeber Öğrencilerle Deneyimlerini Paylaştı

Hasan Kalyoncu Üniversitesi (HKÜ) İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi (İİSBF) tarafından düzenlenen “Üst Düzey Kamu İdareciliği Tecrübe Paylaşımı” adlı seminerde, Gaziantep Valisi Kemal Çeber tecrübelerini öğrencilerle paylaştı.

 Programa, HKÜ Rektörü Prof. Dr. Türkay Dereli, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Gül Rengin Küçükerdoğan ve Prof. Dr. Mehmet Lütfi Yola, HKÜ İİSBF Dekanı Prof. Dr. Hanifi Aslan, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Seminerin açılışında konuşan HKÜ Rektörü Prof. Dr. Türkay Dereli, böylesine değerli bir tecrübeyi öğrencilerle buluşturmanın üniversite açısından çok önemli olduğunu belirterek, “Öğrencilerimizin kamu yöneticiliği konusunda farkındalıklarını artırmak ve onlara yol göstermek amacıyla bu tür programları gerçekleştiriyoruz. Sayın Valimiz Kemal Çeber’e bizlerle değerli bilgi ve tecrübelerini paylaşacağı için teşekkür ediyoruz” dedi.

*

*

HASAN ÖZTÜRKMEN, GAZİANTEP HAVALİMANININ ILS SORUNUNU TBMM’YE TAŞIDI

Gaziantep Havalimanı’ndaki Aletli İniş Sistemi (ILS), bir ay önce SİHA çarpması sonucu kullanılamaz hale gelince Ege Bölgesi’ndeki bir havalimanından sökülen ILS cihazı Gaziantep’e getirildi. Ancak cihazın montajı için gerekli teknik ekip şehre gelmediği öğrenildi.

Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) yetkililerinin ilgisizliği nedeniyle ILS cihazı devreye alınamazken, özellikle kış şartlarının ağırlaşmasıyla sorun daha da belirgin hale geldi.

Uçak seferlerinin peş peşe iptal edilmesiyle binlerce Gaziantepli mağdur oldu.

CHP Gaziantep Milletvekili Hasan Öztürkmen, konuyu Meclis gündemine taşıdı.

Öztürkmen, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu’na çağrı yaparak soruna dikkat çekti.

TBMM’de konuşan Öztürkmen, şunları söyledi:

“Gaziantep yıllık 12 milyar dolar civarındaki ihracatıyla bölgenin sanayi ve ticaret merkezidir.

Gaziantep Havalimanı da bölgedeki yaklaşık 8-10 ilin hava ulaşımını sağlayan bir havalimanı olmasına rağmen yaklaşık dört beş günden bu yana Gaziantep Havalimanı’ndan uçuş yapılamamaktadır.

Zira orada uçuşa uygun bir ILS cihazı ihtiyacı var; var olan da çalışmıyor, bozuk.

Bu nedenle de Ulaştırma Bakanı Sayın Abdülkadir Uraloğlu’nun bir an önce Gaziantep Havalimanı’nın ulaşım sorunuyla ilgilenmesini talep ediyorum.

Bir taraftan kardeşinin eşi Nurgül Uraloğlu’na Türk Katılım Reasürans Şirketinden diğer taraftan da Ulaştırma Bakanlığı Hukuk Hizmetleri Genel Müdür Vekilliğinden 2 maaş ayarlamakla uğraşan Abdülkadir Uraloğlu’nun biraz da memleket sorunlarıyla ilgilenmesini talep ediyorum.”

İİSBF Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ahmet Keser’in moderatörlüğünü yaptığı seminerde konuşan Gaziantep Valisi Kemal Çeber; kamu yönetiminin dinamikleri, devlet mekanizmasının işleyişi, bürokratik süreçler ve uygulamalar hakkında güncel bilgiler aktardı. Görevleri sırasında edindiği deneyimleri öğrencilerle paylaşan Vali Çeber, etkin karar alma mekanizmaları, yönetişim ve liderlik becerilerinin kamu yönetimindeki önemine vurgu yaptı.

*

*

AYINTAB’A DAİR

ANTEP TARİHİNİN BİLİNEN EN KURAK YILI(Gaziantep miş miş sayfasından Sn İbrahim Alisinanoğlunun paylaşımından kopyalanmıştır)

Gaziantep son yüz yılda görülmemiş bir sıcak yaz mevsimini yaşıyor. Termometreler 45-50 dereceyi gösterirken, gölgede 40 derecenin altını görmek neredeyse imkansız. Gündüzleri gölge bir yer bulduğumuzda bizi serinleten bildik Antep havası, yerini bunaltan nemli, dıbık dıbık bir havaya terk etmiş vaziyette. Dün Gaziantep geceleri serin olurken, şimdilerde gece yarılarına kadar sıcaklık etkisini gösteriyor. Eskisi gibi yatay mimari kalmadığı için damda yatma imkanı da ortadan kalkmış durumda. Evde kliması olanlar bir nebze ferahlarken, olmayanlar için yaz sıcakları çekilmez hale geliyor.

Bu sıcaklığı Antep bir de geçmişte 19820’ ler de yaşamış. Sıcaklarla birlikte gelen kuraklık pınarları kurutmuş, Antep halkını başka yerlere göçe zorlamış.

Kayıtlara da şöyle yazıyor:

“İşbu 1233 yılı Tanrının hikmetiyle bütün akarsular kesilip Batal Höyük Pınarı da kurumuştur.”

Halk içecek su bulamaz hale gelirken, meyve ve sebze üretimi yok denecek kadar az oluyor.. Hayvanlar susuzluktan kırılıyor.. Bu durum iki yıl kadar  devam ederken “Elhamdülillah Rebiyülevvelin 20 . Çarşamba günü saat 5’de eskisinden fazla olarak( su tekrar) ortaya çıktı.(pınar akmaya başladı.) Garip olanlardan olmakla, şükür ve hamt ederek iş bu sicile kayıt olundu.” “müftü Hacı Arif Efendi hazretleri dahi temaşasında Allah rızası için bir kurban kestiği iş bu sicilli mahfuza kayıt edildi.”

(Rebiyülevvel 1234…(19.Ocak.1819)

“1235(1820) yılı Antep tarihinin en korkunç kuraklık yıllarından biri olarak tarihe geçti. O kadar ki Yazı köyleri ve Barak ta bütün kuyu ve pınarlar kurumuş, köylüler Fırat kenarına göç etmişlerdi.”

Şimdi kuruyan pınarlar yok ama sıcaktan kavrulan, nefes almakta güçlük çeken bir kent var.

Yazan: Ibrahim Alisinanoğlu

Fotoğraf:1918 Alleben kenarı

NOT: BU YAZI KAYNAK GÖSTERİLMEDEN  PAYLAŞILAMAZ

Etiketler:
Yorumunuz
Konu hakkındaki görüşleriniz nelerdir?

EN SON HABERLER

Gaziantep'in İlk Haber Ajansı