Hoşgeldiniz  

Gaziantep Haber Ajansı Bülteni Pazartesi 04.09.2024 e gazete

admin | 04 Eylül 2024 | e gazete Gaziantep haber ajansı Bülteni, Genel, Gündem, Tüm Manşetler A- A+

Gaziantep Haber Ajansı Bülteni Pazartesi 04.09.2024 e gazete

Gaziantep Haber Ajansı Bülteni Pazartesi 04.09.2024 e gazete

HABER METNİ;

DÜNYA REKORU DENEMESİNE AZ KALDI

Gastroantep Festivali, bu yıl dünya rekoru denemesiyle başlıyor. Gaziantep mutfağını uluslararası arenada tanıtmayı amaçlayan etkinlikte, 500 kebap ustası, dünyanın en uzun kebabını hazırlayacak.

Galle Park’ta gerçekleştirilecek rekor denemesi için tüm hazırlıklar tamamlandı. 2,5 kilometre uzunluğunda kebap hazırlayarak Guinness Dünya Rekorları’na adını yazdırmayı hedefleyen ustalar, bu dev kebabı rekor denemesi sonrası etkinlik alanını dolduran ziyaretçilere ikram edecek.

Mevcut rekor, 17 Ekim 2008 tarihinde Güney Afrika’nın Newcastle kentinde kırılmış ve 2.047,47 metre uzunluğunda bir kebap yapılmıştı. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin öncülüğünde, Türkiye Aşçılar Federasyonu ve Turizm Akademisyenleri Derneği’nin destekleriyle düzenlenen bu etkinlik, Gaziantep’in gastronomi alanındaki iddiasını bir kez daha ortaya koyuyor.

Galle Parkı’nda gerçekleştirilecek rekor denemesi, hem şehirde hem de ülke genelinde büyük bir ilgiyle bekleniyor. Festival yetkilileri, bu rekor denemesiyle Gaziantep mutfağının dünya çapında tanıtımını yapmayı amaçlıyor

*

*

ARKEOLOJİNİN KALBİ BU KONGREDE ATACAK

Kültürel miras çalışmaları kapsamında kazı evimizin bulunduğu Payamlı Köyü Camiisi’nde kazı başkanımız Doç. Dr. Fatma ŞAHİN çocuklara Çakmaktepe Kazısı hakkında bilgiler verdi. Yüksek lisans öğrencisi S. Simay EREN ise çocuklara “Arkeoloji Nedir? Arkeologlar Nasıl Çalışır?” başlıklı sunum yaptı.

Çocukların ilgi ve alakaları bizleri heyecanlandırdı, sorulara verdikleri cevaplar ve onların soruları ise bizleri çok mutlu etti. Organizasyonda emeği geçen herkese, ayrıca Payamlı Camii İmamı Guli Hocaya çok teşekkür ediyoruz.

*

KONGREYE DAVET

DÜNYA NEOLİTİK KONGRESİ 2024

4 – 8 KASIM 2024 ŞANLIURFA, TÜRKİYE

4-8 Kasım 2024 tarihleri arsında Şanlıurfa’da yapılacak Dünya Neolitik Kongresi arkeoloji alanında önemli bir yer tutacak.

2024 Dünya Neolitik Kongresi, farklı kültürel ve sosyo-ekonomik yörüngeleri takip ederek farklı coğrafi konumlarda farklı zaman dilimlerinde gerçekleşen çeşitli Neolitik oluşumların tartışılmasını bir araya getirmeyi amaçlıyor.

Araştırmacı yazar İzzet Aran Şanlıurfa’dan verdiği bilgilere göre  Kongre, dünyanın farklı bölgelerinde artan Neolitik sosyal karmaşıklığın karşılaştırılması için bir platform sağlayacak.

Aran ayrıca  yaptığı açıklamada “ Kültürel miras çalışmaları kapsamında kazı evimizin bulunduğu Payamlı Köyü Camiisi’nde Çakmaktepe kazı başkanımız Doç. Dr. Fatma ŞAHİN çocuklara Çakmaktepe Kazısı hakkında bilgiler verdi. Yüksek lisans öğrencisi S. Simay EREN ise çocuklara “Arkeoloji Nedir? Arkeologlar Nasıl Çalışır?” başlıklı sunum yaptı.

Çocukların ilgi ve alakaları bizleri heyecanlandırdı, sorulara verdikleri cevaplar ve onların soruları ise bizleri çok mutlu etti. Organizasyonda emeği geçen herkese, ayrıca Payamlı Camii İmamı Guli Hocaya çok teşekkür ediyoruz” dedi.

Neolitik kültürlerin ortaya çıkışı, insanlık tarihindeki en kritik dönüm noktalarından biri olmuş, mevcut küresel etkimizin ve nüfus büyüklüğümüzün temellerini atmış ve son 12.000 yılda insan toplumunun evriminde önemli bir rol oynamıştır.

Kongre, üretken ve yeni uyarlanmış yaşam biçimlerinin ortaya çıkışı ve gelişimiyle ilgili geleneksel teorileri ve terminolojileri sorgulamayı amaçlamaktadır.

Odak noktası hareketsiz yaşam biçimleri, doğa üzerindeki etkiler, inşa edilmiş çevre, sosyal hiyerarşiler, sürekli değişen normlar için bilişsel çerçeveler, ontolojik yaklaşımlar, semboller, kimlikler, inançlar, kült uygulamaları, kutsal alanlar, sanat eserleri, biliş, yenilik, teknolojiler, diller, zanaat uzmanlığı, dayanıklılık, demografik baskı, iklimsel dalgalanmalar, çevresel ortamların etkisinin tanımlanması; doğal ve biyobilim araştırmalarının kullanımı ve etkileri, özellikle genetik, izotopik, kalıntılar, radyokarbon tarihlemesi, fiziksel antropoloji, jeoarkeoloji ve ayrıca Neolitik oluşumların birincil ve ikincil çekirdek alanlarından gelen en son arkeolojik sonuçlar olacaktır.

*

*

BÜYÜKŞEHİR DERNEK YERİNİ TAHLİYE ETTİ

HAKKI KILIÇ İSTİFA ETTİ

Gaziantep Şanlıurfalılar Derneğinin (ŞANLIDER) faaliyet gösterdiği binanın, haber verilmeden belediye tarafından tahliye edilmek istenmesi üzerine dernek başkanı olaya tepki amacıyla istifa ederek derneği kongreye götüreceğini söyledi.

ŞANLIDER Yönetim Kurulu Başkanı Hakkı Kılıç, dernek hizmet binasına birkaç kez hırsız girdiğini belirterek, hırsızların verdiği zararın giderilmesi için çalışma yapılırken belediyenin binayı başka bir kuruma tahsis ettiği bilgisi aldıklarını söyledi.

Kılıç, “Bayram tatili sırasında binamıza ve bölgedeki bazı binalara hırsızlar girdi. Hırsızların verdiği zararı gidermek ve içeriye girilmesini önlemek için güçlendirme çalışması yaptık. Aradan kısa bir süre sonra yine gece geç saatlerde başka hırsızlar girmiş. Bu kez binanın içindeki eşyaları da tahrip etmişler. Binada tadilat yapmak için yönetim kurulu üyeleri toplantısı yaptık. İnşaat firmalarından teklif alıp çalışmalara başladık. Ustalar çalışmaya başlayınca belediyeden geldiklerini söyleyen bazı kişiler belediyenin binayı başka kuruma tahsis ettiğini söyledi. Konuyla başkan vekili Halil Uğur’un ilgilendiğini söylediler. Halil Uğur bey ile görüşmeye gittik. Kendisi derneğin boşaltıldığı yönünde Başkan Fatma Şahin’e bilgi geldiğini, Başkan Şahin’in de binayı talep eden kuruma söz verdiğini söyledi. ‘Bize kimse bir şey demedi’ dedik, kendisi de ‘sizin binayı tahliye ettiğiniz söylendi. Bu saatten sonra yapacağımız bir şey yok’ yanıtı aldık” dedi.

Başkan Kılıç, “Bina ile ilgili görüşmelerimiz sonuçsuz kaldı. Sorunumuz yer değil ancak zamanında kendilerinin teklifiyle yerleştiğimiz binadan habersizce tahliye edilmek istenmemiz doğru değildir” diye konuştu.

*

BİTKİSEL PROTEİNLER: BESLENME AÇISI VE ÇEVRESEL ETKİSİ

Uz.Diyetisyen Buse Ergüleç

Git gide artan nüfus artışının getirdiği etki ile olağan kaynaklar azalış göstermektedir. Bunlardan biri ise protein kaynaklarıdır. Protein denilince akla gelen ilk kaynaklar hayvansal olsa da bitkisel proteinlerinde hayatımızdaki yeri oldukça değerlidir. Bitkisel protein kaynaklarına baktığımızda; yağlı tohumları, kuru baklagilleri ve tahılları içerdiğini biliyoruz.

Bitkisel ve hayvansal proteinlerin avantajları gibi dezavantajları da bulunmaktadır. Hayvansal kaynaklı proteinler elzem amino asit içeriğiyle birlikte sindirilme oranının daha yüksek olmasıyla dikkat çekerken bitkisel proteinler açısından bu durum daha azdır. Bu açıklığı ise çeşitli kaynakları bir arada kullanarak seviyeyi arttırmak mümkündür (Örneğin baklagiller ve tahılları birlikte kullanmak). Bununla beraber fazla miktarda tüketilen hayvansal protein karşımıza kalp ve damar hastalıkları riskini çıkarabilmektedir. Ayrıca bitkisel proteinler içeriğindeki yüksek miktarda lif ile uzun süre tokluk sağlamaktadır. Aslında bu avantaj ve dezavantajları ortadan kaldırmak için her iki protein kaynağını yeterli ve doğru miktarlarda tüketimiyle dengeyi sağlamak mümkün.

Şimdi gelelim asıl konumuz olan bitkisel proteinleri incelemeye;

Bitkisel protein olan baklagil ve tahıllar, hem çözünen hem de çözünmeyen lif kaynağı olup kompleks karbonhidrat içerirler. Baklagillerin artı bir faydası yüksek yağ içeriği sağlamadan protein içeriği sağlamasıdır. Enerjilerinin ortalama %20-30’u proteinden gelirken bu oran yağ için % 3’tür.

Tahıl ve baklagiller dışında, yağlı tohumlarda bitkisel protein kaynağıdır. Yüksek enerji içeriği nedeniyle bazı tüketiciler protein kaynağı olarak kullanmaktan kaçınmaktadır. Fakat ceviz, badem, Antep fıstığı, yer fıstığı gibi ürünleri de diğer kaynaklarla beraber tüketildiğinde protein ihtiyacında destek sağlar.

Bitkisel proteinlerin sağlık üzerine etkisini araştıran çalışmalar

*Bitkisel proteinlerin vücut kompozisyonuna ve insülin direncine etkisini araştıran bir çalışmada, kontrol grubuna göre bitkisel proteinli diyetin vücut ağırlığını, yağ kütlesini ve insülin direncini iyileştirmede başarılı olduğunu bulmuşlardır.

*Başka bir çalışmada ise; hayvansal proteinlerin yerine 1-2 porsiyon bitkisel protein eklendiğinde LDL kolesterolü düşürdüğü belirtilmiş.

*En az 1 bardak baklagil alımının teşvik edildiği diyeti uygulayan tip 2 diyabetli bireylerin katıldığı çalışmada, 3 aylık ortalama kan şekeri değerlerinde (HbA 1C seviyelerinde) −% 0.2 bir azalma olduğu bulunmuş. Yağlı tohumlardan fındığın ise, haftalık 4 adet -28,4 g’lık porsiyonunun diyabet için %12 daha düşük riskle ilişkili olduğu çalışmalarla ifade edilmiştir.

ÇEVRESEL ETKİSİ

Nüfus artışının etkisiyle doğal dünya sistemi bozulmakta ve artık küresel iklim değişikliği yaşanmakta. Bunun etkisiyle tatlı su kullanımında, arazi kullanımında sınırlara ulaşılması kaçınılmazdır. Bitkisel ve hayvansal kaynaklar açısından da gıdalar arasında farklılıklar ortaya çıkmaktadır.

1 kg fasulye üretimi için 3,8 marazi ve 2,5 msu gerekirken et üretimi için 52 m2 arazi, 20,2 m3 suya ihtiyaç vardır. Sadece ağırlıklarına göre değil protein açısından karşılaştırıldığında ise et proteini yaklaşık 10 kat daha fazla toprak ve su gerektirir.

Artık ekolojik kaygılarda beslenme düzeninde değişikliğe iten bir faktör.

 Et üretiminde oluşan yüksek sera gazı seviyeleri bireylerin karbon ayak izini arttırdığı ve yoğun su kullanımına yol açtığı görülmektedir. Bitkisel protein kaynağı olan baklagillerin üretimi ise biyolojik azot fiksasyonunun artmasını sağlayarak toprağın biyo çeşitliliğini ve genel sağlığını geliştirir.

Hem sağlığımız hem yaşadığımız dünyamız için hayvansal kaynakların yanında bitkisel kaynaklara da gerekli önemi göstermeliyiz.

KAYNAKÇA

  1. Çetiner M., Ersus Bilek S.(2018) Bitkisel Protein Kaynakları. Çukurova Tarım Gıda Bil. Der., 33(2): 111-126
  2. Prof.Dr. Ayşe BAYSAL beslenme Hatiboğlu yayınevi16. Baskı
  3. Muguerza, E., Gimeno, O., Ansorena, D. and Astiasarán, I., 2004, New formulations for healthier dry fermented sausages: a review. Trends in Food Science & Technology, 15(9), 452-457.
  4. Rylee T Ahnen, Satya S Jonnalagadda, Joanne L Slavin(2019) Role of plant protein in nutrition, wellness, and health.,77(11) 735–747
  5. Fresán U and Sabaté J (2019) Vegetarian Diets: Planetary Health and Its Alignment with Human Health10(4):380–388
  6. Rylee T Ahnen, Satya S Jonnalagadda, Joanne L Slavin(2019) Role of plant protein in nutrition, wellness, and health.,77(11) 735–747
  7. Hana K. Et al.(2018) A plant-based diet in overweight individuals in a 16-week randomized clinical trial: metabolic benefits of plant protein2;8(1):58.
  8. Siying S Li , Sonia Blanco Mejia et al.(2017) Effect of Plant Protein on Blood Lipids: A Systematic Review and Meta-Analysis of Randomized Controlled Trials. 20;6(12)
  9. Rylee T Ahnen, Satya S Jonnalagadda, Joanne L Slavin(2019) Role of plant protein in nutrition, wellness, and health.,77(11) 735–747

-Uzman Diyetisyen Buse Ergüleç-

*

Etiketler:
Yorumunuz
Konu hakkındaki görüşleriniz nelerdir?

EN SON HABERLER

Gaziantep'in İlk Haber Ajansı